Ulu Önder ATATÜRK, milli mücadele sonrası sağlanan başarının asla yeterli olmadığını düşünerek, bir benzerinin dahi yapılması çok güç hatta imkansız olan bir çok devrimler gerçekleştirmiştir. Atamızın Türk ulusuna en büyük hediyesi Türkiye Cumhuriyetini kurması olmuştur. Tanzim ederek hayata geçirdiği devrimler ile Türk ulusuna çağ atlatmış. Türkiye Cumhuriyetinin dünya devletleri arasında saygın bir duruma yükselmesine vesile olmuştur. Kısa yaşamına bir çok başarı sığdırmış olan ve memleketi için yaşamının son anına hizmet etmiş bu büyük lider; "Benden sonra beni benimsemek isteyenler bu temel mihver üzerine akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse, manevi mirasçılarım olurlar" diyerek kurduğu Cumhuriyete sahip çıkılmasını ve bunun ise çok çalışarak ilimde ileri seviyelere çıkılması durumunda gerçekleşeceğini belirtmiştir.
Bu yüzdendir ki ,10 Kasımlar ulusça içinde bulunduğumuz mateme rağmen; Atatürk fikirlerinin en iyi şekilde anlaşılarak tatbik edileceği günler olarak kalmalıdır. Her seferinde O'nu daha iyi anlayarak, düşüncelerinden en üst seviyede yararlanarak, ilmin ve fennin doğrultusunda ülkemiz ve ulusumuz için daha iyi neler yapabiliriz sorusuna cevaplar armalı ve vakit kaybetmeden işe koyulmalıyız.
Her 10 Kasım atmosferinin ruhumuzda oluşturduğu kaçınılmaz hüzne rağmen, taşıdığı anlam bakımından bu günün büyük bir gün olduğu az önce yaptığım kısa açıklamadan da daha iyi anlaşılacaktır. Bu nedenlerle O'nun izinde yürüyen ve ulaştığı noktayı daha da ileriye taşıyacak bir kuvvetin varlığını damarlarındaki asil kanda hissetmekte olan Türk evladı(günümüzde sayımız az olsa da), kendisinden beklenen başarıyı elde etmektedir ve etmeye de devam edecektir.
" O, kişisel kazanç ve ün peşinde koşan bir diktatör değil, gelecek kuşaklar için sağlam temeller atmaya uğraşan bir kahramandı."
- Alman Prof. Walter Wriht Jr.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder