3 Mayıs 2017 Çarşamba

Mimiksiz Yürek..

                O içindeki hep iyi düşünen çocuğu öldürmen gerekir önce. Kendisi gider çınlayan sesi kalır. Gömersin, susturursun. Geriye kalan hissizliktir.

                 Önceleri dinlediğin şarkılarda aklına gelen mutlu anlar uğramaz olur artık sana. Gözlerini kapattığında dahi burnunda hissedebildiğin o kokuya yabancılaşırsın ardından. ve gariptir ki "neden?" diye sorulmaz. Çünkü böyledir zaten hayat. Olmasını istediğin gibi değil, olması gerektiği gibi sürer. sürer bir şekilde işte.

                 Başka ellere dokunursun zamanla. Sonra daha da başkalarına. Ona "hayır" diyemezken, başkalarını üzmek hiçte zor gelmez sana. Git dersin bağıra çağıra. Seni üzen her anın inadına. Bir gün gelir ağlaman gerekir, ağlayamazsın. Ağlamak güzeldir esasında. Ağlayamamak kötüdür. Tepkisizsindir artık. Canında yanmaz pek. Mimiksiz kalır yüreğin. Buz gibidir için.

                 Buruk bir anı gibi gelir aklına içini donduran kadın/adam. Ama artık sorgulamakta manasız gelir. Çünkü sen hayalinde onu prenses/prens yaparsın, kahraman yaparsın, yeri gelir eş yaparsın. Sonra gün gelir o anne/baba olur, ama sen baba/anne olmazsın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder